[ad_1]
Oldukça ender görülen sadece fena huylu bir hastalık olan ince bağırsak kanseri, sessiz bir şekilde ilerlediği için erken teşhis imkanı oldukça düşüyor. Sadece minik değişikliklere dikkat etmek yaşam kurtarıyor.
İnce bağırsak kanseri nadirdir, sindirim kanserlerinin fazlaca azını temsil eder. Adenokarsinom, ince bağırsak kanserinin en yaygın şeklidir. Bu kanser türü, ince bağırsağın astarındaki glandüler hücrelerden oluşur. Hastalığın ana emareleri karın krampları, kusma ve dışkıda kan bulunmasıdır.
İnce bağırsak sindirimde mühim bir rol oynar. İnce bağırsakta besinlerin bir çok emilir. İnce bağırsağın tümörleri birincil (kısaca ince bağırsaktan kaynaklı) yada ikincil (başka bir yerden çıkmış tümörün ince bağırsağa sıçaraması) türde olabilir. İkincil ince bağırsak kanserleri fazlaca nadirdir ve en sık böbrek tümörü yada melanomda görülür.
Birincil tümörler, lenfomatöz hastalıklar (lenfositlerden gelişir), endokrin tümörler (hormon üretebilen hücrelerden gelişir), konjonktif tümörler (ince bağırsak duvarının bağ hücrelerinden gelişir) ve son olarak ince bağırsak adenokarsinomları ile ortaya çıkar. En sık görüleni, ince bağırsağın içini kaplayan dokudan ve ince bağırsak tarafınca salgılanan mukusu üreten glandüler hücrelerden gelişen birincil tümörlerdir.
İnce bağırsak kanseri fena huylu bir tümördür. İnce bağırsak hücreleri büyümelerini ve davranışlarını anormal hale getiren değişikliklere uğrayabilir. İnce bağırsak için en sık görülen kanser öncesi durum adenomatöz poliptir. Bu aşamada hücreler hemen hemen kanserli değildir, sadece kanser olma riski yüksektir.
İnce bağırsağın yapısı
İnce bağırsak ortalama 4,75 ila 6 metre uzunluğundadır ve averaj çapı 2,5 santimetredir. Kendi üstüne kıvrılır, katlanır ve karın boşluğunun mühim bir bölümünü kaplar. İnce bağırsak duodenum, jejunum ve ileumdan oluşur.
Duodenum mideyi ince bağırsağa bağlar. Bir çok enzim duodenumdan ince bağırsağa girer. Jejunum, duodenum ile ileum içinde yer edinen ince bağırsağın merkezi kısmıdır. Besinlerin sindirimi ve emiliminin bir çok jejunumda gerçekleşir. İleum ise ince bağırsağın son kısmıdır ve hem de en uzunudur. Sindirilmiş gıdalardan gıdaları emer ve kalanını kalınca bağırsağa boşaltır.
İnce bağırsak kanseri tanısı
İnce bağırsak için hususi bir tarama testi yoktur. Bu organı incelemek zor olsa gerek. İnce bağırsağın suyla doldurulmasıyla meydana getirilen bir tarama vardır. Muayene yapılmadan ilkin, bağırsağın daha süratli ve daha rahat bir halde doldurulmasını sağlamak için geçici olarak bir sonda yerleştirilir, böylece içinde ne olduğunun tomografi taramalarında görüntülenmesi sağlanır.
Enteroskopi, video kamera ile donatılmış esnek bir aygıt (endoskop) kullanılarak ince bağırsağın incelenmesini mümkün kılar. Bu muayene biyopsi yapılarak bağırsak mukozasından örnek alma imkanı veren tek incelemedir. Dezavantajı genel anestezi ihtiyacıdır.
İnce bağırsak kanserinin 8 emaresi
İnce bağırsak kanserinde emareler değişkendir, bir çok vakit karın ağrısını, kusma ve bağırsak geçişi bozuklukları ile ortaya çıkar ve bağırsak geçişi son aşamada kesilir.
İnce bağırsak kanseri çoğu zaman belirtisiz ilerler. Emareler fazlaca hususi değildir ve öncelikle başka bir nedenden şüphelenilir. Genel olarak ince bağrısak kanserinin en yaygın 8 emaresi şunlardır:
– Karın ağrısı,
– Mide bulantısı,
– Kusma,
– Kilo kaybı,
– Kabızlık yada ishal,
– Bağırsak kanaması,
– Dışkıda kan,
– Bitkin ve zayıf duymak.
İnce bağırsak kanserinde tedavi
Tedavinin amacı bir iyileşme sağlamak, emareleri azaltmak ve yaşam standardını iyileştirmektir. Kanserin tipine, yaygınlığına, genel durumuna, ilişkili öteki hastalıkların varlığına bakılırsa tedavi uygulanır.
Cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi şeklinde değişik tedavi şekilleri kullanılır. Tedavi kararları tek bir uzman tarafınca değil, kanser yönetiminde yer edinen çeşitli uzmanlar tarafınca verilir.
Bir çok bağırsak kanserinin tedavisinin temeli, hastalığın minik boyutlu olması koşuluyla tüm kanserli hücreleri çıkarmanın tek yolu olan cerrahiyle yapılır. Hastalık daha ilerlemişse, cerrahiye ek olarak kemoterapi de önerilebilir. Hastalık yayıldığında, birincil tümörü çıkarmak yada sindirim sisteminde tıkanıklığı kaldırmak için ameliyat gerekebilir. Bu ameliyat çoğu zaman genel anestezi altında endoskopik olarak bağırsak protezlerinin yerleştirilmesi ile yapılır.
Kemoterapinin amacı, hücre üremesinin mekanizmalarını etkileyerek hastalıklı hücreyi yok eden kimyasal bir tesir ile hastalığı tedavi etmektir. Kemoterapi, hastalığın ihtimaller içinde tüm yerlerini tedavi etmeyi amaçlar.
[ad_2]
Kaynak: webhane.com